Milli takım havada kalma rekoru kırdı

Milli takım havada kalma rekoru kırdı

Milli takım Fukuoka’da yapılan Dünya Yüzme Şampiyonası’na giderken havada kalma rekoru kırdı.  12 Temmuz’da sporcu kadrosu açıklanmadan İstanbul’dan yola çıkan Milli Takım kafilesi, Federasyonun resmi instagram hesabındaki paylaşıma göre 22 Temmuz’da Japonya’ya ulaştı. Federasyon kafilesi yüzmede olmasa da uçuşta bir rekora imza atmış oldu! Federasyonun sitesinde açıklanmadı ama kadroda ikisi bayrak için 8 sporcu, biri barajsız 9 antrenör ve idareci yer aldı. Türk yüzme milli takımının en iyi derecesi bir final ve bir yarı final oldu. Ama olayı ilginç kılan TYF’nin 22 Temmuz günlü paylaşımı oldu.

12 TEMMUZ’DA YOLA ÇIKIP 22 TEMMUZ’DA JAPONYA’YA VARDIK PAYLAŞIMI YAPTILAR
12 Temmuz’da yola çıkan Yüzme Milli Takım kafilesi 22 Temmuz günü yapılan paylaşımda 7 görevli antrenör ve 8 sporcunun yer aldığı fotoğraf kullanıldı. Altına ise “Dünya Yüzme Şampiyonasına katılacak olan takımımız Japonya’ya ulaştı” denildi. Kafiledeki antrenörlerin 12 Temmuz tarihinde TK 198 kuyruk numaralı uçakla İstanbul Havalimanı’ndan Japonya’ya gidiş postları paylaşımlarında görünse de sonradan alınan talimatla olsa gerek 22 Temmuz tarihine kadar paylaşımda bulunmayışları dikkat çekti.

DÜNYA BÜYÜKLER KADROSU NEDEN AÇIKLANMADI?
Fukuoka’dan baraj geçmiş geçmemiş bazı antrenörler instagramlarından şehir turları postları atsa da yüzme camiası ne yarış ne de kadro ile ilgili bilgilendirilmedi. TYF kimlerin kadroda olduğunu ve ne zaman Fukuoka’ya gittiklerini açıklamadı. Geçilen barajlara göre sporcularımız aşağı yukarı tahmin edilse de teknik kadrosu bilinmeyen ekip 23 Temmuz’da başlayacak yarışlar için 12 Temmuz’da Japonya’ya uçtu. Yani yarıştan 10 gün önce. Bu ekibe Emre Sakçı ve ABD’de yaşayan Baturalp Ünlü katılmadı. Onlar yarış zamanı Japonya’ya gitme kararı aldı.

10 GÜN ÖNCE GİDİŞİN SEBEBİ NE?

İyi niyetimizle yarıştan 10 gün önce dünyanın bir ucuna uçmanın nedeni olarak “sporcularımızın iklime ayak uydurması, aradaki sıcaklık farkına vücutlarının adapte olması gerekiyor”. DESEK DE yarışın yapılacağı Fukuoka’nın Türkiye ile aynı enlemde bulunması ve ikliminin Türkiye ile birebir aynı olması garabetin başka bir görüntüsü.
Oysa Dünya Gençler Şampiyonası’nda iki altın aldığımızda ve saat farkı eksi 8 olduğunda gençlerimizin bir gün önce Peru’ya uçurulduğu da hafızalarda tazeliğini koruyor. Her zaman sporcunun yanında olduk ama ayrım yapılmadan.

BAZILARI FUKUOKA BAZILARI HİROŞİMA’DAN POST ATTI
Yarışlar Fukuoka’da yapılıyor olsa da gelen postlara bakılırsa kafilede bulunan bazı antrenörlerin oraya çok da yakın olmayan Hiroşima’dan postlar paylaşması da “Japonya’ya yüzme şampiyonasına mı gidildi, yoksa kültür gezisi mi yapıldı?” tartışmasına yol açtı.
Yarış öncesi kuvvetli kamp yapılmayacağı ve taper’e girildiğini tüm camia bilir. Yüzücülerimiz için her zaman ne gerekirse yapılsın isteriz. Ama antrenör ve teknik ekibin bu durumu sömürü haline getirip federasyonun bütçesine zarar vermesini de kabul etmiyoruz. Yüzücü ailelerinden gelen tepkiler üzerine bu haberi derlemek zorunda kaldığımızın da bilinmesini isteriz.

BAYRAKTA AÇIK ARA SONUNCU OLDUK
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in kamu kurumlarına “TASARRUF” genelgesi gönderdiği ve ülkemizin büyük bir ekonomik krizden geçtiği dönemde baraj geçip kota alan 6 yüzücüye ek olarak, iki sporcu da bayrak için kadroya alındı. “TASARRUF” yapılmasını gerektiren en önemli konu ise bu tür kadrolarda sporcu sayısının üzerinde antrenörün kadroda yer alması.
Japonya sokaklarından gelen sosyal medya paylaşımlarına göre Milli Takım kafilesinde kota geçmemiş antrenörlerin bulunduğu dikkat çekerken bu antrenörlerin içindeki bir antrenörün Milli Takım Teknik Direktörünün Baş antrenörlüğünü yaptığı takımdan olması da gözden kaçmadı. Sporcusu kotasız bayrak denemesi için alınsa da bu antrenörün 10 gün önceden gidilen bir yarışta da kadroda bulunması şaşkınlık yarattı. Kotasız ve barajsız Milli Takıma alınan bu iki sporcu ile baraj geçmiş iki kadın sporcunun 200 serbest derecelerinin bilinmesine rağmen olimpiyat kotası için yarışa sokulması da camiada ayrı bir merak konusu oldu. Çünkü 4*200 kadın bayrak takımımız 18 ülkenin katıldığı şampiyonada istenilen başarıyı elde edemedi ve 18.oldu. Olimpiyat barajları için bu yarışa girildiği anlaşılsa da birinci gelen takımla Milli Takım arasındaki 24 saniye fark, yüzücülerin performans durumlarının analiz edilmeden takım oluşturulduğunu gösterdi.

FEDERASYONA AÇIK OLMA ÇAĞRISI

Yüzücülerimiz bizim için değerli, ama bu şekilde hareket edildiğinde hem onların morali bozuluyor, hem bu fırsatı elde edemeyen yüzlercesinin. Yani herkes her şeyin farkında. Teknik direktörlerin gizleme çabasına rağmen Türkiye Yüzme Federasyonu’nun eskiden olduğu gibi tüm kadroları detayıyla açıklaması, yüzme camiasını bilgilendirmesi, antrenör ve sporcu ayrımı yapmadan herkese eşit mesafede olması gerekiyor. Şahsi ilişkilerle yürütülen çalışmalar en çok da sporcularımıza zarar veriyor. Maalesef onları spordan soğutuyor.  Yakınlarda yüzmeyi  bırakan 20″li yaşlarda bir çok çocuğun haberini yapacağız diye büyük endişe içindeyiz.